Deniz Gezmiş 28 Şubat 1947 tarihinde Ankara’nın Ayaş ilçesinde doğdu. Babası bir ilköğretim müfettişi iken annesi ise bir ilkokul öğretmenidir. Üç erkek kardeşin ortancasıdır. İlköğretimini Sivas’ın Yıldızeli ilçesinde tamamladıktan sonra liseyi İstanbul’da Haydarpaşa Lisesi’nde okumuştur. Lise yıllarında komünist düşünceleri benimsemeye başlayan Deniz Gezmiş daha o yıllarda eylemlere katılmaya başladı.
Deniz Gezmiş 11 Ekim 1965 tarihinde Türkiye işçi Partisine üye oldu ve siyasi hayatına başladı. İlk defa belediye işçilerinin Taksim’de gerçekleştirdikleri bir eyleme katıldı ve gözaltına alındı. 6 Temmuz 1966 tarihinde üniversite sınavına girdi ve hem fen fakültesini hem de hukuk fakültesini kazandı. Babasının fen fakültesine gitmesini istemesi üzerine fen fakültesine kaydını yaptırdı fakat daha sonra fikir değiştirerek hukuk fakültesine gitti. 19 Ocak 1967 tarihinde Türkiye Milli Talebe Federasyonu’nda çıkan bir olaydan dolayı gözaltına alındı ve daha sonra serbest bırakıldı. 22 Kasım 1967’de ise arkadaşları ile birlikte ABD bayrağını yaktığı gerekçesiyle tekrar gözaltına alındı.
Hukuk fakültesindeki arkadaşları ile beraber Devrimci Hukukçular Örgütünü kuran Deniz Gezmiş, üniversiteye konuşma yapmaya gelen bir devlet bakanını protesto ettiği için tekrar tutuklandı. Serbest bırakıldıktan sonra 6. Filo olayları yaşandı ve Deniz Gezmiş protestoların lideri haline geldi. Türkiye’ye ziyarete gelen Amerikan 6. Filosu daha ilk günden itibaren protestolara neden oldu ve çeşitli olaylar yaşandı. Deniz Gezmiş bu protestolara liderlik ettiği için öğrenciler arasındaki saygınlığı giderek arttı ve bir sonraki eylemi İstanbul Üniversitesini işgal etmek oldu.
12 Haziran 1968’de üniversiteyi işgal eden öğrenciler haklarını aldıklarını düşündükten sonra işgali sona erdirdiler. Bu sırada Deniz Gezmiş 6. Filo eylemlerinden dolayı 30 Temmuz’da tutuklandı ve yaklaşık 1,5 ay tutuklu kaldı. 1968 yılının Ekim ayında arkadaşları ile beraber Devrimci Öğrenciler Birliğini kurdu ve onlarla beraber bir yürüyüşe katıldı. Sonrasında ABD Büyükelçisinin Türkiye’ye gelmesini havalimanında protesto etti ve tekrar tutuklandı. Serbest bırakıldıktan sonra tekrar üniversitede bir eyleme katılan Deniz Gezmiş bu sefer polisin elinden kurtulmayı başardı ve İzmir’e kaçtı. Fakat bu firarı kısa sürdü ve tekrar tutuklandı. Hayatı eylemlerle ve tutuklamalarla geçen Deniz Gezmiş bu eylemlerin birinde yaralandı.
Tedavi sürecinde hastaneden kaçtı ve Filistin’e yardımcı olabilmek için Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesi’nde gerilla savaşı için eğitim almaya karar verdi. Birkaç ay boyunca Filistin’de gerilla kamplarında kalan Deniz Gezmiş daha önceden okuduğu üniversiteyi işgal ettiği için hukuk fakültesinden ihraç edildi. Hakkında tutuklama kararı olduğu günlerde üniversitede olduğu ihbar edildi ve tekrar yakalandı.
Serbest bırakıldıktan sonra bir cinayete adı karıştı ve tutuklandıktan sonra 18 Eylül 1970 tarihinde tekrar serbest bırakıldı. Hapisten çıkınca askere alınacaktı fakat o devrim planlarını gerçekleştirmek için askere gitmedi. Bu tarihten sonra öğrenci eylemlerini bırakarak daha farklı alanlara yönelen Deniz Gezmiş Ankara’da Türkiye Halk Kurtuluş Ordusunu kurdu. Polise ateş açma ve banka soyma gibi eylemlere kalkışan Deniz Gezmiş artık vur emri ile aranmaya başladı. Hatta onun ve arkadaşlarının yakalanmasına yardım edenlere 15.000 lira para ödülü verileceği açıklandı.
Deniz Gezmiş 4 Mart 1971 tarihinde arkadaşlarıyla beraber hava üssünde görevli 4 Amerikan askerini kaçırdı ve 400 bin dolar fidye istedi. 30.000 asker ve polis Ankara’nın her yerini aradı ve 5 Mart günü ODTÜ’yü kuşattılar. ODTÜ o zamanlar komünist öğrencilerin karargâhı olarak sayılıyordu. Öğrenciler ve polis arasında çatışma çıktı ve 9 saat süren çatışmanın sonunda 3 kişi öldü ve 26 kişi yaralandı. Ölenlerden biri ise komando er Mevlüt Meriç’ti. Üniversitenin süresiz kapatılmasının ardından 9 Mart günü Gezmiş ve arkadaşları Amerikalıları serbest bıraktı. Yaşanan bu son olaylar Türk Silahlı Kuvvetleri’nin büyük tepkisine yol açtı.
12 Mart muhtırasından 3 gün sonra Deniz Gezmiş ve arkadaşları Malatya’ya gitmek üzere motosikletle yola çıktı fakat Sivas girişinde çevirme olduğunu haber alınca yönlerini Şarkışla’ya çevirdiler. Şarkışla’ya vardıktan sonra motosikleti kiraladıkları bir jipe yüklediler ve kısa süre sonra bekçinin aldığı ihbar sonucu asker tarafından yerleri tespit edildi. Çıkan çatışmada Gezmiş’in arkadaşı Yusuf Aslan yaralandı ve Gezmiş tek başına kaçmaya devam etti.
Bir astsubayın evine zorla girdi ve onun arabasıyla kaçmaya çalıştı. Bu sırada astsubayın karısının yaralanmasına neden oldu. 16 Mart 1971 tarihinde ise Sivas’ın Gemerek ilçesinde etrafı sarıldı ve yakalandı. Kayseri’ye getirilen Deniz Gezmiş Kayseri Valisinin karşısına çıkartıldı ve buradan Ankara’ya İçişleri Bakanının makamına götürüldü.
Deniz Gezmiş’in mahkemesi 16 Temmuz 1971 tarihinde Altındağ’da başladı ve 9 Ekim 1971 günü bitti. Mahkeme heyeti Gezmiş ve arkadaşları hakkında idam cezası verdi. Karar daha sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne götürüldü ve burada CHP Genel Başkanı İsmet İnönü idam cezasının müebbet hapse çevrilmesini istedi. İdam kararı mecliste oylandı ve 48 ret oyuna karşılık 273 kabul oyu aldı. Mahkûmlardan yaptıkları için özür dilemeleri istendi fakat hiçbiri özür dilemedi. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamı ise 6 Mayıs 1972 tarihinde Ulucanlar Cezaevinde gece 01.00 ile 03.00 arasında asılarak gerçekleşti. Deniz Gezmiş’in son sözleri ise onun ömrü boyunca ne için çalıştığını ve nasıl mücadele verdiğini gösteren cinstendir.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.
Yorum Yaz